Halk arasında “üzüm gebeliği” olarak bilinen mol gebeliği; fetüsün hiç gelişmediği veya anormal olarak geliştiği, bebek eşini (plasenta) oluşturacak olan hücrelerin de kontrol dışı çoğalarak rahim içine üzüm taneleri şeklinde yayıldığı bir gebelik türü olup iki türü bulunmaktadır. Çekirdeksiz yumurta hücresinin döllenmesiyle meydana gelen tam (komplet) mol gebeliğinde fetüs oluşmazken, yumurta hücresinin iki spermle döllenmesiyle meydana gelen kısmi (parsiyel) mol gebeliğinde 69 kromozomlu, yaşama ihtimali bulunmayan bir fetüs oluşmaktadır. Her iki türde de plasental yapılardan salgılanan hamilelik hormonu nedeniyle hastada gebelik belirtileri bulunur ve gebeliğin sonlandırılıp rahmin boşaltılması temel tedavi yöntemidir.
Buna göre cenin olmasa da cenine ait materyallerin bulunması ve normal gebelikle aynı belirtilerin olması dolayısıyla mol gebelik esnasında görülen kan özür kanı, bu gebeliğin sonlanmasından sonra gelen kan da lohusalık kanı kabul edilir.