İslâm dininde evlenilmesi câiz olmayan hısımlar âyet ve hadislerde sayılmış ve bunların dışında kalanlarla evlenmenin helâl olduğu açıkça ifade edilmiştir. Kendileriyle evlenilmesi haram olan kadınlar şunlardır: Anne, anne veya baba tarafından olan büyük anneler, kız, oğlan ve kızın çocukları yani torunlar, kız kardeş, kız ve erkek kardeşin kızları, hala, teyze, eşin annesi, kendisiyle birleşilen eşin başka kocasından olan kızı, oğlun eşi, evlilikleri devam ettiği sürece eşin kız kardeşi ile teyzesi ve halası (eşinden ayrılmadan bunlarla evlenemez), puta, ateşe, yıldıza tapanlar, sütanne, süt kız kardeş, süt hala, süt teyze ve başkalarının nikâhında bulunan kadınlar (en-Nisâ, 4/23-24; Mevsılî, el-İhtiyâr, 3/84-86). Bunların dışında kalanlarla, başka bir evlenme engeli de yoksa evlenilmesi câizdir. Nisâ sûresinde evlenilmesi yasak olanlar sayıldıktan sonra; “Bunların dışında kalanlarla ise evlenmek size helâl kılınmıştır.” (en-Nisâ, 4/24) buyrulmuştur.
Yukarıda sayılanların dışındaki akrabalarla evliliği yasaklayan bir delil bulunmamaktadır. Bazı kitaplarda nakledilen “Yakın akrabalarla evlenmeyin; çünkü çocuk zayıf doğar.” (İbn Hacer, et-Telhîsu’l-habîr, 3/308-309 [1481]) şeklindeki hadis güvenilir kaynaklarda yer almamaktadır. Bu konuda zikredilen “Zayıf çocuklar dünyaya getirmektesiniz. Bu yüzden yabancı kadınlarla evlenin.” sözü Hz. Peygamber’e (s.a.s.) değil Hz. Ömer’e aittir (İbn Hacer, et-Telhîsu’l-habîr, 3/308-309 [1481]). Hz. Peygamber (s.a.s.) halasının kızı Zeynep binti Cahş ile evlendiği gibi (el-Ahzâb, 33/36-38), kendi kızı Hz. Fâtıma’yı da amcasının oğlu Hz. Ali ile evlendirmiştir.