Uluslararası Helal Uygunluk Değerlendirme Sempozyumu
Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türk Standartları Enstitüsü iş birliği ile çeşitli kurum ve kuruluşların katılımıyla 25 Şubatta 2024 tarihinde Uluslararası Helal Uygunluk Değerlendirme Sempozyumu gerçekleştirildi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş sempozyumun açılışında, kainattaki her şeyin Allah tarafından insan için yaratıldığını, insanın kainattaki nimetlerden yararlanırken helal olanı tercih etmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca helal gıdanın yalnızca dini bir zorunluluk değil aynı zamanda sağlıklı ve güvenilir beslenmenin de bir gereği olduğunu ifade etti. Teknolojinin gelişmesi ve üretim süreçlerinin karmaşık hale gelmesinin, insanları gıdaların içeriğini sorgulamaya yönelttiğini anlattı.
Helal gıda standardizasyonu konusunda gerçekleştirilen çalışmalara işaret eden Erbaş, "Ülkemizde özellikle 15-20 yılda gerek resmi gerekse sivil kuruluşlarımızın helal belgelendirme konusundaki çabaları takdire şayandır." diye konuştu.
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı sempozyumda helal uygunluk değerlendirme süreçlerinin ele alınacağını ve bu alandaki gelişmelerin paylaşılacağını söyledi.
İslam dininin temel hassasiyetlerinden birinin, Müslümanların iş ve işlemlerini helal zemininde yürütmeleri olduğunu belirten Haçkalı, helal kavramının temel dini kavramlardan olduğunu vurguladı.
Halkın dini sorularına cevap vermenin başlıca görevleri olduğunu belirten Haçkalı, "Hizmete geçirdiğimiz Alo 190 Fetva Hattı üzerinden, 2024 yılında 1 milyon 250 bin soruya cevap verildi. Aynı zamanda Kurulumuza vatandaşlarımızın yazılı olarak her türlü soruyu sorma imkanları da bulunuyor. 2024 yılında yazılı olarak yaklaşık 40 bin soruya cevap vermiş bulunuyoruz." ifadelerine yer verdi.
Sempozyuma teşrif eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, günlük hayatta kullanılan pek çok ürün ve hizmetin arkasında, çok sayıda ülkenin içinde bulunduğu değer zincirlerinin yer aldığını belirtti. “Bu durum, tüketicilerin satın aldıkları ürüne güven duymasını sağlayacak ulusal ve uluslararası ölçekte mekanizmaların kurulması ihtiyacını beraberinde getiriyor. Şeffaf üretim süreçleri, insan sağlığını önceleyen yaklaşımı, adil ve sürdürülebilir ilkelerle helal sektörü, Müslümanların dini esaslar doğrultusunda hayatlarını yaşamalarına imkân tanıyor.” ifadesini kullandı.
TSE Başkanı Mahmut Sami Şahin dünyada 2 milyara yaklaşan Müslüman nüfusun, inanç hassasiyetlerine uygun mal ve hizmetlere erişebilmesinin temel bir ihtiyaç haline geldiğinin altını çizerek, Müslüman bir bireyin gönül rahatlığıyla inançlarıyla çelişmeden gıdasını tüketmesi ve hizmetlerini alabilmesinin dini zorunluluk olduğunu söyledi.
Helal sektörünün yalnızca Müslüman toplumlar için değil, kalite, güvenilirlik ve etik standartlar açısından tüm dünya tüketicileri için bir tercih sebebi olduğuna dikkati çeken Şahin, şunları kaydetti:
"Helal sertifikasyon, sadece bir ürünün içeriğini değil, üretimden tüketiciye ulaşana kadar geçen tüm süreci kapsayan titiz bir denetim gerektirir. Bu süreçte, ürünlerin hem İslami kurallara uygunluğu hem de kalite ve hijyen standartları büyük bir özenle değerlendirilmektedir." diye konuştu.
Açılış programı ve üç oturum olarak gerçekleştirilen toplantıya kurum içinden ve kurum dışından geniş bir katılım olmuştur.