Mevlâ sözlükte; “Rab, efendi, dost, arkadaş, yardımcı, sahip ve mâlik, köle azat eden, azat olmuş köle, bir işi gören, idare eden” gibi birçok farklı anlama gelir. Allah’a izafe edildiğinde “sevme, koruma, yardım etme, tasarruf ve himayesi altında bulundurma” gibi anlamları öne çıkar. Mevlâ kelimesinde asıl olan mana, sevgi ve manevî yakınlıktır (İbnü’l-Esîr, en-Nihâye, “vly” md.; İbn Manzûr, Lisânü’l-Arab, “vly” md.).
Mevlâ kelimesi, Kur’ân’da hem Allah için hem de insanlar için kullanılmıştır. Bu kelime, “Biliniz ki Allah sizin mevlânızdır (sahibinizdir). O ne güzel mevlâ (sahip) ve ne güzel yardımcıdır!” (el-Enfâl, 8/40) ve “Sen bizim mevlâmızsın.” (el-Bakara, 2/286) âyetlerinde Allah (c.c.) için; “O gün dostun dosta hiçbir faydası olmaz.” (ed-Duhân, 44/41) âyetinde ise insan için kullanılmıştır. Çeşitli hadislerde de “mevlâ”, Allah’ın isimlerinden biri olarak zikredilmiştir: “Allah bizim Mevlâ’mızdır.” (Buhârî, Cihâd, 164 [3039]; Megâzî, 17 [4043]).
Buna göre “mevlâ” kelimesinin sonuna eklenen ve “bizim” anlamına gelen “nâ” zamiri ile birleşerek oluşan “mevlânâ” ifadesi; hem Allah hem Peygamber (s.a.s.) hem de insanlar için kullanılabilir.
Allah için “Mevlânâ” denildiği zaman “Rabbimiz, sahibimiz”; Peygamber (s.a.s.) veya insanlar için denildiği zaman ise “dostumuz” veya “efendimiz” anlamları kastedilmiş olur.