Kefâlet, bağış (teberru) niteliğindedir. Dolayısıyla kefilin, kefâlet akdine karşılık ücret almayı şart koşması caiz değildir. Zira ücret almak teberru kavramına aykırıdır.
Gerektiğinde asıl borçlunun borcunu ödeyeceği için kefil aynı zamanda borç veren konumundadır. Kefâlete karşılık ücret alması hâlinde faizli işlemde bulunmuş olur (İbnü’l-Hümâm, Fethü'l-kadîr, 7/186; Desûkî, Hâşiye, 3/77). Ancak günümüzdeki bazı ilim adamları ücretsiz kefil bulunmaması hâlinde, ihtiyaç sebebiyle maslahata binaen borçlunun teminat mektubunda olduğu gibi ücret karşılığı kefâlet akdi yapmasının caiz olacağı kanaatindedirler (bkz. Apaydın, “Kefâlet”, DİA, 25/177).