Başkanlığımız tarafından organize edilen "Uluslararası İnsan, Yalnızlık ve Din Sempozyumu" 28-29 Nisan 2025 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirildi.
Din İşleri Yüksek Kurulu Konferans Salonu’ndaki programın açılışında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, dünyanın büyük bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini, bugün insanlığın pek çok alanda tarihin en hızlı ve baş döndürücü gelişmelerine tanık olduğunu kaydetti.
İnsanların gitgide kalabalıklar içinde yalnızlaştığını, bunun için tedbir alınması gerektiğini dile getiren Başkan Erbaş, “Manayı ihmal eden ve maddi olana bağımlılığı artıran bu dönüşüm, insanı varlık aleminden koparan bir bireyselliği yeni bir hayat tarzı olarak gündeme getirmiştir. Bu süreç, insanı, her şeyi kendi menfaat perspektifinden ele alan ve başkalarını anlama çabasından yoksun olan benmerkezci bir varlığa dönüştürmüştür. Bedeni hazların ve nefsani arzuların öncelendiği bu süreçte, insanın maneviyattan ve dini değerlerden alabildiğince uzak tutulmaya çalışıldığı da göz ardı edilemez bir gerçektir.” şeklinde konuştu.
Başkan Erbaş, modern çağın, kutsalı yok sayarak onun insan hayatındaki etkisini yok etmeye çalıştığını belirterek, bunun neticesinde insanın, yüce bir güce teslim olma ve hayatını buna göre şekillendirme, tevekkül ile huzuru, teşekkür ile mutluluğu, tefekkür ile tutarlılığı bulma imkânını büyük oranda kaybettiğini söyledi.
Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman HAÇKALI yaptığı konuşmada; “Yalnızlık, sanayileşme, modernizm ve postmodernizmin getirdiği kültürel değişim ve teknolojik dönüşümün hem birey hem de toplumsal yapı üzerindeki başlıca etkilerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bireyselcilik ideolojisinin derinleştiği, toplumsal aidiyetlerin zayıfladığı üstelik dijital iletişim ağlarının hızla yaygınlaştığı, bir dönemde yalnızlık, hem bireysel hem de kolektif düzeyde ciddi bir sosyolojik problem olarak kendisini göstermektedir.” dedi.
Ayrıca, “İnsan bir kültürel zeminde yaşar. Bu zemin onun toplumla ortak zeminidir. Bu zeminin zayıflaması, güvenirliğini yitirmesi ve değersizleşmesi toplumsal zemini ve bağları zayıflatmaktadır. Yalnızlık problemi, öncelikle, bireyin toplumla olan bağlarının çözülmesiyle ilgili bir sorundur. Aile yapısının dönüşümü, kentsel yaşamın getirdiği yabancılaşma, sosyal rollerin değişimi ve bütün bunların üzerine gelen dijitalleşme gibi faktörler, yalnızlık duygusunu derinleştirmiştir. Bu nedenle yalnızlık, bireysel bir tercih ya da zayıflık değil; toplumsal yapıların ürettiği bir sonuç olarak karşımıza çıkmaktadır.” şeklinde konuştu.
Kurul Başkanı Haçkalı, dijital platformların bir yandan bireyler arasında görünürde bir bağ kurarken, öte yandan derin bir temas yoksunluğuna sebebiyet verdiğini, sanal ilişkilerin fiziksel dünyadaki sosyal bağlılıkların yerini almasıyla, yalnızlığın daha da karmaşık bir hale geldiğini, bugün yalnızlığı, dijitalleşmenin ürettiği yeni bireysel ve toplumsal dinamikler ışığında da tartışmamız gerektiğini ifade etti.
Açılış programına, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Huriye Martı ile Prof. Dr. İbrahim Hilmi Karslı, Diyanet Akademisi Başkanı Doç. Dr. Enver Osman Kaan, Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Kahraman, Ankara İl Müftüsü Dr. Hasan Çınar, Kurul Üyeleri, Uzmanları ve Başkanlığın üst düzey yöneticileri ile 70 kadar akademisyen katıldı.
Açılış programının ardından sempozyum kapsamında dört ayrı salonda toplam 17 oturumda 71 tebliğ sunulmuştur. Bunlardan 9 tanesi uluslararası katılımcılar tarafından zoom üzerinden online olarak gerçekleştirilmiştir.